4 Ekim 2012 Perşembe
Alex de souza
Duyuyor musun beni Maestro. Ben Fenerbahçe taraftarı. Kulak ver yüreğime:
Seni bizden ayırmaya çalışıyorlar, sonunda olur diye korkuyorum. Gideceksin biliyorum da, sus söyleme, sessizce git. Biz uyuyalım bir galibiyetten sonra, bakalım gitmişsin...
Öylece, daha dün gece maçta içtiğimiz alkolün etkisindeyken yap bunu.
Uyanınca bunun hala dün geceden kalma bir şey olduğuna inanıp, uyuyalım tekrardan.
Sen o ara gitmiş ol, lütfen.
Binlercemiz o uçağın altına yatar da izin vermez kalkmasına haberin var mı büyük adam?
THY'yi geçip polislere, oradan TSK'dan yardıma kadar gider iş. İzin vermeyiz bak. Yanar biletin.
Bizim yüreğimizin yanmasından önemli değil ya?
Sen yine gitmek istersen özel uçak alır sana bu taraftar ama söz ver geri döneceğine, öyle.
Yoksa, sana bir lira vermem, bırak kal buralarda. Açta açıkta kalmazsın, çocuklarına da, eşine de bakacak milyonlar var bu ülkede.
Fenerbahçe cumhuriyetinde, Lefter'in çocukları cennete layıktır.
Bak, illa gideceğim diyorsan; yavaş gitme. Hızlıca çıkın evden, bir taksiye atlayın hemen Atatürk'e.
Duymayalım sesini.
Yoksa;
Hangi yürek o uçağa binmeden önce arkanı dönüp, çocukların, eşin ile gülümseyerek el sallamana dayanır?
Bak kaptan, sen benim yüzyılımın en büyük adamısın.
Olmayacağını bilerek, uyma sana kağıtların ardında, takım elbisesiyle oturanların laflarına.
Çubukluya kulak verince söyler doğruyu.
Geç otur şöyle, bir çay iç. Nereye gidiyorsun öyle? Kızma kimseye, küsme.
Oturup konuşalım desem..
Ama bak, senin de hataların var. Tamam biliyorum diyorsun..
Bunları konuşmayalım olur..
Dinle öyleyse, isyanım var!
Seni bizden ayırmaya çalışanlara da kızıyorum. O yüzden git habersiz.
Ne sanıyorsun ki?
Eşinle, çocuklarla orada durup biletleri alıp, yavaş adımlarla telefonlarınızı güvenlik ötmesin diye bıraktıktan sonra, pasaport işleri, Brezilya'da ki aileler için Türkiye'den eşyalarla, öyle arkana bakmadan gidebileceğini mi?
Ben gidiyorum diyeceksin, bunların üstüne.
Dur orada be O'n numaram.
Gitme diyemiyorum işte,
dur demek daha kolay geliyor, hep kalacakmışsın gibi hissediyorum.
Kolay mı zannediyorsun anlamıyorum ki?
Haydi gittin
Geri dönmezsen diye korkacağım bu sefer.
Ne yapayım, kaybetme korkusunu son maçlarda değil; senin yaşın ilerledikçe öğrendim.
Yaşlanmasan, Tanrı bir kıyak yapsa sana..
Dimdik dursan hep orta sahada. Başın ileride, golü attıktan sonra başını arkaya çevirip, diğer On'a bakışların anlatsan: ''Biz Fenerbahçeyiz.'' cümlesini...
Dua etsek, bir mucize olsa.
Bak neler oluyor işte daha gitmeden bize.
Kapattım kendimi, gazetelere, televizyonlara.
Açtım bize yaşattığın mutlulukları izleyeceğim. Gidişini görüp, duymam belki?
Tamam da,
Kalbime düşen çığ dan anlarım.
Ne olursun...
Otur oturduğun yerde koca başlı yürek.
Neler duyuyoruz bugünlerde?
Sevmesin seni kravatlılar, bırak; çubukluların ardına saklarız seni. Görmesinler, duymasınlar. Fenerbahçeyi de alır gideriz.
Top ayağına geldiğinde, kalbime gelen güven duygusunu babam bile vermedi bana?
Söyle bunu,
Cahiller bilmez mi?
Kimler gitti diyorlar?
Bana sistemden, planlardan, meşin yuvarlaktan, golden bahsediyorlar.
Onlar, kalpsizliği, sevgisizliği, ''profesyönellik'' lakabını taktılar. Biz karşı durduk!
Lefter bile gitmedi hala bizden.
Sen nereye yanımızdayken?
He?
Gidersen ne söyleriz Lefter'e?
Demez miydi: ''Alex'i benim hatrıma bırakın diye...''
Burada olsaydı,
Sen veda ederken bize.
O,
Kaptan' olurdu uçağa yine.
Binlercenin doldurduğu, dillerde 'I Love You Alex' eşliğinde,
İnerdi Saraçoğluna'da bırakmazdı seni.
Duyuyor musun?
Sana gitme demeyeceğim;
ama gitme..
#1907 UNİFEB#,
20 Eylül 2012 Perşembe
17 Eylül 2012 Pazartesi
11 Ağustos 2012 Cumartesi
29 Mart 2012 Perşembe
Fenerbahçe logoları
Etiketler:
armalar,
fenerbahçe,
fenerbahçe amblem,
fenerbahçe arması,
logo,
logolar,
resimler
FENERBAHÇE 6-0 galatasaray
Fenerbahçemizin cincona 6 attığı,cinconluların unutturmak istedikleri ancak hiç bir zaman unutulmayacak olan tarihi maçla ilgili bi kaç foto.
6 kasım 2002 fenerbahçe:6 galatasaray:0
19 Mart 2012 Pazartesi
Ali Koç: “Su savaşlarını, rakı şişesini unuttunuz mu?”
Ali Koç: “Su savaşlarını, rakı şişesini unuttunuz mu?”
Asbaşkanlarımızdan Ali Koç, Galatasaray ile oynadığımız derbi maçtan sonra Galatasaray Başkanı Ünal Aysal’ın taraftarlarımıza yönelik açıklamalarına, her iki kulübün yakın geçmişte yaptığı müsabakalarda Galatasaray taraftarlarının sebep olduğu olaylardan örnekler vererek sert bir şekilde cevap verdi.
Ünal Aysal’ın açıklamalarını asla kabul edilemez, kısa vadeli ve son derece fırsatçı bir yaklaşım olarak gördüğünü belirten Ali Koç; Aysal’a, 2006-2007’deki Galatasaray-Fenerbahçe maçında yaşanan su savaşlarını, geçtiğimiz yıl Arena’da oynanan maçta Volkan’ın kafasına rakı şişesi atılmasını ve yine geçtiğimiz sezon Abdi İpekçi Spor Salonu’nda Galatasaray ile Fenerbahçe Ülker arasında oynanan Beko Basketbol Ligi final maçında yaşanan olayları hatırlattı.
Lig TV’de yayınlanan ’Futbol Gündemi’ isimli programa telefonla bağlanarak açıklamalar yapan Ali Koç, tüm takımların taraftarlarına saygı duyduğunu belirterek, bu kadar büyük topluluklarda birkaç kendini bilmezin yaptığının tüm camialara mal edilemeyeceğinin altını çizdi.
Beraberliğe sevinmeleri bizi gururlandırdı
İlk olarak derbi maçı değerlendiren Ali Koç, "Çok keyifli mücadeleci, heyecanlı bir derbi yaşandı. İlk başlarda Fenerbahçe, bitişe kadar da Galatasaray daha iyi oynadı. Heyecanlı, derbilere yakışır bir derbiydi. Kazanamadığımız için üzgününüz. İlk 15 dakikadan sonra çok daha farklı bir sonuç bekleniyordu ama maçın sonunda Galatasaraylılar kazanamadıkları için üzüldü. Futbolun güzelliklerini içinde barındıran bir maç oynandı. 2-2’lik beraberlikten sora Galatasaray camiasında yaşanan sevinç de bizim gururumuz olacaktır. Derbi maçlarda bu kadar uzun süreli galip gelememe olayına enden rastlanır. Önümüzdeki günlerde, her hafta derbiler oynanacak. Futbol dünyası bu işten keyif alır umarım" diye konuştu.
Yaşatılanlara rağmen dimdik ayaktayız
Fenerbahçe’nin şampiyonluk şansının dün ne kadar kuvvetliyse, bugün de aynı derecede olduğunu belirten Ali Koç, "Aylarca bize yaşatılanlara rağmen bu camia ve bu sporcular dimdik ayakta. Geçen sene bu tarihe baktığımızda sıralamadaki yerimiz daha iyiydi. Ancak kaybedecek bir şeyimiz yok ama kazanacak çok şeyimiz var. Elimizden gelenin en iyisini yapacağımıza söz veriyorum. Kimsenin kazandığı ya da kaybettiği bir şey yok. Elimizden geldiğince şampiyonluk için mücadele edeceğiz. Bazen şampiyon olursunuz, bazen olamazsınız. Bu dünyanın sonu değil. Gelinen noktada Fenerbahçe’nin durumu takdire şayandır" şeklinde konuştu.
Fatih Hoca ve ekibinden özür dileriz
Daha sonra programa asıl bağlanma sebebi olan Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal’ın açıklamalarına değinen Ali Koç, "Mecbur kalmadıkça bıçak kemiğe dayanmadıkça kesinlikle bu tür konulara girmemek için özen gösteriyoruz. Bizim sahamızda oynanan maçta Fatih Hoca ve Hasan Şaş’a bir cisim isabet etmiş. Hasan Şaş’a gelen cisim muamma ama bu nasıl olursa olsun asla kabul edilemez bir davranıştır. Fatih hoca ve kadrosundan özür diliyorum, kendilerine geçmiş olsun diyorum. Ancak 2-3 kişinin yaptığı tüm statlara mal ediliyor. Burada bir kez daha belirtmek istiyorum ki; Ünal Aysal Bey’in açıklamaları sonrası bıçak kemiğe dayanmıştır. Ünal Aysal Bey’in maçtan sonra taraftarlarımız ve yaşananlarla ilgili söylemlerini kabul edilemez, son derece kısa vadeli ve fırsatçı bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
’Size Kupayı VIP salonunda verelim’ teklifi gelmiş
Geçmişte Galatasaray taraftarlarının Fenerbahçe maçlarında neden olduğu olaylardan örnekler veren Ali Koç, "Hatırlarsanız 2006-2007 sezonunda Fenerbahçe şampiyon olduğu yıl, Galatasaray’ın sahasında Galatasaray ile oynadı. O maça su savaşları denmişti. Olaylarda 19 polis yaralandı, 1 polis kör oldu, binlerce şişe su stadın her tarafından sahaya atıldı. Çok talihsiz bir olay yaşandı. 1 tane spor yöneticisi çıkıp da ileri ya da geri olumlu ya da olumsuz laf etmedi, Galatasaray camiasına eleştiri getirmedi. Biz de, ’İnşallah bir daha yaşanması için vesile olur’ dedik" diye konuştu.
"Ünal Aysal bir duruştan bahsediyor hangi duruşun samimi olduğunu kamuoyunun takdirine bırakıyorum" diyen Ali Koç, geçen sezon Beko Basketbol Ligi’nde Abdi İpekçi Spor Salonu’nda Galatasaray taraftarı önünde oynanan maçı hatırlattı. Maçta büyük olayların yaşandığını ve Fenerbahçe Ülker’in ancak salon boşaltıldıktan sonra kupasını alabildiğini belirten Koç, "O maçta Ünal Aysal bize ’Size kupayı VIP Salonu’nda verelim’ teklifini getirmişti" dedi.
Aynı şekilde Galatasaray ve Fenerbahçe kadın basketbol takımlarının Abdi İpekçi Spor Salonu’nda oynadığı maçta rakip taraftarların kendisine ve aile yakınlarına deliler gibi küfür ettiği hatırlatan Koç, "Sağ olsun Abdürrahim Albayrak müdahale etti ama Ünal Bey bunu durdurmak için bir şey yapmadı. Kendi dönemini belki daha iyi hatırlıyordur. GS-FB maçında bir şey olmadığını ifade etti ve bizim de o standarda gelmemizi söyledi. Kalecimiz Volkan’ın kafasına bırakın tükürüğü, koskoca rakı şişesi atıldı" dedi.
Fırsatçılığı hazmedemiyoruz
"Bunu üzülerek dile getirmek istiyorum. 3-5 kişinin yaptığı konular camialara mal edilemez. Bazı insanların en küçük bir olayı bile fırsat bilip camiaları birbirine karşı getirmelerini hazmedemiyoruz" diyen ve Galatasaray stadında yaşanan bıçaklama olayı ve bir futbolcunun kafasına şişe atılması olayını da hatırlatan Ali Koç, "Bu olaylardan sonra 1 yöneticimiz bile bunu fırsat olarak görüp çıkıp bir şey demedi. Taraftar psikolojisinde her zaman taşkınlıklar olabilir. Bizim görevimiz bu olayların olmamasını sağlamak" diye konuştu.
Ünal Aysal’ın hangi standardında samimi olduğunu Türk ve Fenerbahçe kamuoylarının merak ettiğini belirten Ali Koç, "Tüm kulüplerin taraftarlarına büyük saygı ve sevgim var. Bu insanlar her türlü sıkıntıya, probleme rağmen kulüplerin yanında olan insanlar. Tabii ki bu kadar büyük topluluklar içinde yanlışlıklar, etik dışı hareketler olacaktır. Ama bu olayları tüm camialara bağlamamız kısa vadeli bir düşünüş ve çok büyük bir fırsatçılıktır, kesinlikle samimi bulmuyorum" dedi.
Fenerbahçe taraftarı iyi ki var
En zor zamanlarda maddi-manevi her alanda kulübüne sonuna kadar destek veren Fenerbahçe taraftarına teşekkür eden Ali Koç, "Dünyadaki en samimi, en farklı, en yürekli taraftar gruplarından biri Fenerbahçe taraftarı. Bu süreçte ne kadar dimdik ayakta durduklarını, ekonomik anlamdaki desteklerini herkes görüyor herkes takdir ediyor. Ben sadece onlara teşekkür edebilirim. İyi ki varlar. İnşallah onları mutlu edecek sonuçları alırız" dedi.
Tutukluluğu sürekli gündeme getirmek yakışıksız
Son olarak Ünal Aysal’ın Başkanımız Aziz Yıldırım hakkında sık kullandığı bir söylemini de eleştiren Ali Koç, "Tutukluluk durumu ile ilgili Ünal Aysal her konuşmasında gündeme getiriyor. Milyonlarca insanın içi bu haksız tutukluluk sürecinde kan ağlarken, Sayın Aysal’ın ikide bir ’Maça gitmeyeceğiz.Çünkü Aziz Başkan tutuklu’ laflarını da son derece ayıplıyor ve yakışıksız buluyorum" ifadelerini kullandı.
Asbaşkanlarımızdan Ali Koç, Galatasaray ile oynadığımız derbi maçtan sonra Galatasaray Başkanı Ünal Aysal’ın taraftarlarımıza yönelik açıklamalarına, her iki kulübün yakın geçmişte yaptığı müsabakalarda Galatasaray taraftarlarının sebep olduğu olaylardan örnekler vererek sert bir şekilde cevap verdi.
Ünal Aysal’ın açıklamalarını asla kabul edilemez, kısa vadeli ve son derece fırsatçı bir yaklaşım olarak gördüğünü belirten Ali Koç; Aysal’a, 2006-2007’deki Galatasaray-Fenerbahçe maçında yaşanan su savaşlarını, geçtiğimiz yıl Arena’da oynanan maçta Volkan’ın kafasına rakı şişesi atılmasını ve yine geçtiğimiz sezon Abdi İpekçi Spor Salonu’nda Galatasaray ile Fenerbahçe Ülker arasında oynanan Beko Basketbol Ligi final maçında yaşanan olayları hatırlattı.
Lig TV’de yayınlanan ’Futbol Gündemi’ isimli programa telefonla bağlanarak açıklamalar yapan Ali Koç, tüm takımların taraftarlarına saygı duyduğunu belirterek, bu kadar büyük topluluklarda birkaç kendini bilmezin yaptığının tüm camialara mal edilemeyeceğinin altını çizdi.
Beraberliğe sevinmeleri bizi gururlandırdı
İlk olarak derbi maçı değerlendiren Ali Koç, "Çok keyifli mücadeleci, heyecanlı bir derbi yaşandı. İlk başlarda Fenerbahçe, bitişe kadar da Galatasaray daha iyi oynadı. Heyecanlı, derbilere yakışır bir derbiydi. Kazanamadığımız için üzgününüz. İlk 15 dakikadan sonra çok daha farklı bir sonuç bekleniyordu ama maçın sonunda Galatasaraylılar kazanamadıkları için üzüldü. Futbolun güzelliklerini içinde barındıran bir maç oynandı. 2-2’lik beraberlikten sora Galatasaray camiasında yaşanan sevinç de bizim gururumuz olacaktır. Derbi maçlarda bu kadar uzun süreli galip gelememe olayına enden rastlanır. Önümüzdeki günlerde, her hafta derbiler oynanacak. Futbol dünyası bu işten keyif alır umarım" diye konuştu.
Yaşatılanlara rağmen dimdik ayaktayız
Fenerbahçe’nin şampiyonluk şansının dün ne kadar kuvvetliyse, bugün de aynı derecede olduğunu belirten Ali Koç, "Aylarca bize yaşatılanlara rağmen bu camia ve bu sporcular dimdik ayakta. Geçen sene bu tarihe baktığımızda sıralamadaki yerimiz daha iyiydi. Ancak kaybedecek bir şeyimiz yok ama kazanacak çok şeyimiz var. Elimizden gelenin en iyisini yapacağımıza söz veriyorum. Kimsenin kazandığı ya da kaybettiği bir şey yok. Elimizden geldiğince şampiyonluk için mücadele edeceğiz. Bazen şampiyon olursunuz, bazen olamazsınız. Bu dünyanın sonu değil. Gelinen noktada Fenerbahçe’nin durumu takdire şayandır" şeklinde konuştu.
Fatih Hoca ve ekibinden özür dileriz
Daha sonra programa asıl bağlanma sebebi olan Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal’ın açıklamalarına değinen Ali Koç, "Mecbur kalmadıkça bıçak kemiğe dayanmadıkça kesinlikle bu tür konulara girmemek için özen gösteriyoruz. Bizim sahamızda oynanan maçta Fatih Hoca ve Hasan Şaş’a bir cisim isabet etmiş. Hasan Şaş’a gelen cisim muamma ama bu nasıl olursa olsun asla kabul edilemez bir davranıştır. Fatih hoca ve kadrosundan özür diliyorum, kendilerine geçmiş olsun diyorum. Ancak 2-3 kişinin yaptığı tüm statlara mal ediliyor. Burada bir kez daha belirtmek istiyorum ki; Ünal Aysal Bey’in açıklamaları sonrası bıçak kemiğe dayanmıştır. Ünal Aysal Bey’in maçtan sonra taraftarlarımız ve yaşananlarla ilgili söylemlerini kabul edilemez, son derece kısa vadeli ve fırsatçı bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
’Size Kupayı VIP salonunda verelim’ teklifi gelmiş
Geçmişte Galatasaray taraftarlarının Fenerbahçe maçlarında neden olduğu olaylardan örnekler veren Ali Koç, "Hatırlarsanız 2006-2007 sezonunda Fenerbahçe şampiyon olduğu yıl, Galatasaray’ın sahasında Galatasaray ile oynadı. O maça su savaşları denmişti. Olaylarda 19 polis yaralandı, 1 polis kör oldu, binlerce şişe su stadın her tarafından sahaya atıldı. Çok talihsiz bir olay yaşandı. 1 tane spor yöneticisi çıkıp da ileri ya da geri olumlu ya da olumsuz laf etmedi, Galatasaray camiasına eleştiri getirmedi. Biz de, ’İnşallah bir daha yaşanması için vesile olur’ dedik" diye konuştu.
"Ünal Aysal bir duruştan bahsediyor hangi duruşun samimi olduğunu kamuoyunun takdirine bırakıyorum" diyen Ali Koç, geçen sezon Beko Basketbol Ligi’nde Abdi İpekçi Spor Salonu’nda Galatasaray taraftarı önünde oynanan maçı hatırlattı. Maçta büyük olayların yaşandığını ve Fenerbahçe Ülker’in ancak salon boşaltıldıktan sonra kupasını alabildiğini belirten Koç, "O maçta Ünal Aysal bize ’Size kupayı VIP Salonu’nda verelim’ teklifini getirmişti" dedi.
Aynı şekilde Galatasaray ve Fenerbahçe kadın basketbol takımlarının Abdi İpekçi Spor Salonu’nda oynadığı maçta rakip taraftarların kendisine ve aile yakınlarına deliler gibi küfür ettiği hatırlatan Koç, "Sağ olsun Abdürrahim Albayrak müdahale etti ama Ünal Bey bunu durdurmak için bir şey yapmadı. Kendi dönemini belki daha iyi hatırlıyordur. GS-FB maçında bir şey olmadığını ifade etti ve bizim de o standarda gelmemizi söyledi. Kalecimiz Volkan’ın kafasına bırakın tükürüğü, koskoca rakı şişesi atıldı" dedi.
Fırsatçılığı hazmedemiyoruz
"Bunu üzülerek dile getirmek istiyorum. 3-5 kişinin yaptığı konular camialara mal edilemez. Bazı insanların en küçük bir olayı bile fırsat bilip camiaları birbirine karşı getirmelerini hazmedemiyoruz" diyen ve Galatasaray stadında yaşanan bıçaklama olayı ve bir futbolcunun kafasına şişe atılması olayını da hatırlatan Ali Koç, "Bu olaylardan sonra 1 yöneticimiz bile bunu fırsat olarak görüp çıkıp bir şey demedi. Taraftar psikolojisinde her zaman taşkınlıklar olabilir. Bizim görevimiz bu olayların olmamasını sağlamak" diye konuştu.
Ünal Aysal’ın hangi standardında samimi olduğunu Türk ve Fenerbahçe kamuoylarının merak ettiğini belirten Ali Koç, "Tüm kulüplerin taraftarlarına büyük saygı ve sevgim var. Bu insanlar her türlü sıkıntıya, probleme rağmen kulüplerin yanında olan insanlar. Tabii ki bu kadar büyük topluluklar içinde yanlışlıklar, etik dışı hareketler olacaktır. Ama bu olayları tüm camialara bağlamamız kısa vadeli bir düşünüş ve çok büyük bir fırsatçılıktır, kesinlikle samimi bulmuyorum" dedi.
Fenerbahçe taraftarı iyi ki var
En zor zamanlarda maddi-manevi her alanda kulübüne sonuna kadar destek veren Fenerbahçe taraftarına teşekkür eden Ali Koç, "Dünyadaki en samimi, en farklı, en yürekli taraftar gruplarından biri Fenerbahçe taraftarı. Bu süreçte ne kadar dimdik ayakta durduklarını, ekonomik anlamdaki desteklerini herkes görüyor herkes takdir ediyor. Ben sadece onlara teşekkür edebilirim. İyi ki varlar. İnşallah onları mutlu edecek sonuçları alırız" dedi.
Tutukluluğu sürekli gündeme getirmek yakışıksız
Son olarak Ünal Aysal’ın Başkanımız Aziz Yıldırım hakkında sık kullandığı bir söylemini de eleştiren Ali Koç, "Tutukluluk durumu ile ilgili Ünal Aysal her konuşmasında gündeme getiriyor. Milyonlarca insanın içi bu haksız tutukluluk sürecinde kan ağlarken, Sayın Aysal’ın ikide bir ’Maça gitmeyeceğiz.Çünkü Aziz Başkan tutuklu’ laflarını da son derece ayıplıyor ve yakışıksız buluyorum" ifadelerini kullandı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)